cüzdan
İnsanlara hep üstten bakan ve zenginliği ile övünen bir adamın hikayesi bu . İşe alacağı insanları karakterlerin çok nasıl göründüklerine göre seçiyordu.
Yani önyargısını siz düşünün. Yine her zamanki gibi bir iş görüşmesi için yola çıkmıştı . Yanında bir koruması ve şoförü ile bir şirketin ihalesini satın almaya gidiyorlardı. Daha biraz vakit olduğunda yürüyüş yapmak istediler. Daha sonra zengin adam şirket binasına girip toplantı odasında beklerken cüzdanının yanında olmadığını farkediyor. Yanındaki adamın araca bakmalarını ve cüzdanın orada olabileceğini söyledi. Araç baştan aşağı arandı ancak cüzdan orada yoktu . Aslında içindeki paranın önemi yok ancak birkaç kart ve önemli bilgilerin olduğu hafıza kartı cüzdanda olduğundan zengin adam endişe ediyordu.
Cüzdanın içerisinde telefon numarası bulunduğundan bulan kişi belki onu sahibine ulaştırabilirdi. Ancak içinde fazla para olduğundan bunu birçok kişi yapmayabilir. Zaten çoğu kişi de geri gelmesinin zor olduğunu söylüyordu. Ama zengin adam bir umut onu bekleyeceğini ve yola yarın çıkacağını dile getirdi. Cüzdan adamın yürüyüş yaptığı parkın içinde otların arasında düşmüştü. Tüm gece kimse onu farketmedi. Sabah olduğunda okula giden fakir bir çocuk cüzdanı buldu. İçinde de fazlaca bir para olduğunu gördü. Yanındaki arkadaşı paraları harcamayı teklif etse de o bunu yapmak istemiyordu.
Cüzdanı çantasına koydu ve okul sonrası sahibi bulmak için uğraşacaktı. Bu çocuk aslında fakirdi. Babası birkaç yıl önce hayatını kaybetmiş ve annesi ile birlikte zor bir hayatın içinde kalmışlar, annesi de hastaydı ve insanların yardımıyla hayatlarını devam ettiriyorlardı. Tüm bunlara rağmen çocuk cüzdandaki paranın bir kuruşuna bile dokunmayı düşünmedi. Okul sonrası cüzdanda bulduğu telefon numarasını arayan çocuğun cüzdan bulduğunu söylemesi üzerine, zengin adamın gözleri açıldı. Çünkü cüzdanından umudunu kesmiş ve geri gelmeyeceğini kabullenmişti.
Telefonda çocuğa bir adres verdiler ve cüzdanı oraya getirmesini söylediler. Koruması ile birlikte o adreste bekleyen zengin adam elinde cüzdanla gelen kıyafetleri yıpranmış ve eskimiş çocuğu görünce şaşırdı. Koruması, adama bunun bir tuzak olabileceğini ve çocuğa çok yaklaşmaması gerektiğini söylüyordu . Çocuk cüzdanı korumaya verdi ve zengin adam cüzdanı ondan aldı. Hemen içini açıp kartların ve paranın eksik olup olmadığına bakmaya başladı. Bu arada kendi kendine çocuk içinden kesin para ya da değerli bir şeyi almıştır diye homurdanıyordu.
Ancak cüzdanda hiçbir şey eksik değildi . Çocuk içine dokunmamıştı bile. Fakir çocuk adama gelerek bir şey istediğini söyleyince, adam kesin para isteyeceksin değil mi? Zaten bunu iyilik için yaptığını düşünmemiştim dedi. Çocuk bunu duyunca çok üzüldü.
Ve gözleri doldu. Arkasını dönüp giderken adam onu durdurdu ve heey çocuk ne istediğini söylemedin. Ne istiyorsan söyle vereceğim dedi. Çocuk gözü yaşlı bir şekilde ; efendim sizden sadece 1 lira isteyecektim deyince, zengin adam kahkaha atmaya başladı. 1 lira öyle mi! Diye koruması ile gülüşüyorlarken , Çocuk; evet 1 lira istiyorum, çünkü size telefon açmak için bir mağazadan 1 lira aldım ve onunla paralı telefondan sizinle konuştum. İşte o 1 TL’yi aldığım mağazaya geri vermek için istiyorum. Bu sözler üzerine adam hayatında hiç yaşamadığı bir duygu içerisine girdi. Resmen küçük bir çocuktan hayatının dersini alıyordu. Daha önce hiç bu kadar ezildiğini hatırlamıyordu. Zengin adamın gözleri doldu ve ağlamaya başladı. Çocuğu aldılar ve yanına alarak bir kafeye oturdular , onun hikayesini dinlemeye başladı. İşte bu olaydan sonra, zengin adam o çocuğun hayatını değiştirdi . Annesinin hastalığını tedavi ettirip, çocuğu daha iyi bir okula yerleştirdi. Anlayacağını annesi ve çocuğun tüm bakımını üstlendi.
Çocuk yaptığı iyiliğin karşılığını almasının yanı sıra hayatta herkes önyargılı bakan ve zenginliğinden başka övüneceği bir şey olmayan adama hayatının dersini vermişti. Belki de bundan daha iyi bir hayat dersi olamazdı.